Çocuklar genelde çok hareketlidir. Ancak zaman zaman onlar da yorulabilir. Eğer çocuğunuzda kansızlığın da eşlik ettiği halsizlik varsa, ateşi 2 haftadan uzun sürer ve bir sebebe bağlanamıyorsa mutlaka doktora götürün. Bu belirtiler lösemi ve lenfoma gibi hastalıkların belirtisi olabilir.
Baş ağrısı, bulantı, kusma ve havale geçirme gibi durumlar beyin tümörüne işaret edebilir. Bu belirtilerin yanı sıra yine denge ve yürüme bozukluklarıyla yüz felçleri de beyin tümörlerinde rastlanan bulgular arasında yer alır. 7 günden uzun süren ve bir nedene bağlanamayan kusma mevcutsa ya da kusma uykuda baş ağrısı ile birlikte olursa hastanın karnı ve beyni bilgisayarlı tomografi ile incelenmelidir.
Hastada kabızlık varsa, bir aydan uzun sürmüşse ve klasik tedaviye cevap vermiyorsa karın ve pelvis bilgisayarlı tomografisi çekilmelidir. Karın içerisindeki kitleler karın ağrısı, kusma, kabızlık ve daha az sıklıkla bağırsak tıkanıklıkları şeklinde kendilerini gösterir. Bu çocukların karnında çoğu zaman ufak da olsa şişlikler meydana gelebilir. Ailelerin bu duruma özellikle dikkat etmeleri gerekir. Ayrıca idrarda kan görülmesi durumunda da çocuğun mutlaka ultrason ile değerlendirilmesi şart.
Çocukların bacaklarında oluşan morluklar zaman zaman aileleri endişeye sürükleyebilir. Şayet bir travma olmaksızın bacakta morluk oluşmuşsa bu durum gerçekten korkulması gereken bir kan hastalığının habercisi olabilir. Ayrıca travmanın şiddeti ve oluşan morluk derecesinin de orantılı olması gerekir. Ufak bir çarpma sonrasında büyük morlukların meydana gelmesi de tehlikeli. Ailelerin dikkat etmesi gereken bir diğer nokta da morluğun oluştuğu yer. Dizden aşağı morlukların travmaya bağlı olma olasılığı yüksekken, dizden yukarıda oluşan, özellikle altında kemik olmayan dokularda oluşan morluklar ise daha çok hastalık kaynaklı olabilir. Bu nedenle ailelerin bu konuda dikkatli olmaları, gerektiği takdirde morluk sayıları ve boyutlarını takip etmeleri gerekir. Özellikle çok esmer çocuklarda oluşan morluklar zaman zaman gözden kaçabilir. Ailelerin bu durumu gözlemlemeleri şart.
Birden fazla olan, kendi kendine gelişen, travmanın şiddetiyle ters orantılı olan, beraberinde burun ve diş eti kanamalarının eşlik ettiği morluklarda da alarma geçilmesi gerekir.
Viral enfeksiyonlarda çocukların boynundaki lenf bezlerinde şişlikler görülebilir. Ancak koltuk altı ve kasık gibi bölgelerde de lenf bezleri bulunur. Özellikle boyun bölgesi dışındaki lokal lenf bezi büyümeleri kanser olma potansiyeli taşır. Eğer lenf nodu sertse, hassasiyet ve ağrı yoksa, alttaki dokulara yapışık ve hareket etmiyorsa kansere ait olma ihtimali artar. Kulak arkasındaki, köprücük kemikleri üzerindeki, kol iç bölgesindeki lenf nodlarının ise kötü huylu olma ihtimali yüksek.
Eklem ve bacak ağrıları aktivite ağrıları veya romatizmal çocuk hastalıklarına bağlı olabileceği gibi lösemiye de bağlı olabilir. Ağrı iki haftadan uzun sürüyorsa, sık tekrarlıyorsa, ağrı kesicilere az yanıt veriyorsa, hareket kısıtlaması da varsa mutlaka araştırılması gerekir.
